top of page
IMG_1813
IMG_1827
IMG_1801
IMG_1682
IMG_1810
IMG_1299

HAKKIMIZDA

Hastalarımıza güvenli, konforlu ve en iyi hizmeti vermeyi amaçlayan merkezimizde kronik böbrek yetmezliği olan hastalara bikarbonatlı hemodiyaliz tedavisi uygulanmaktadır. 
Merkezimiz 25 adet negatif, 2 adet hbs+, 2 adet hcv+, 1 adet yedek olmak üzere modern cihazları, Double osmoz, endotoksin filtre, UV lamba, ve saatte 3 m3 RO su arıtma sistemi, üst düzey teknolojik donanımı, yüksek kapasitesi ve deneyimli, güler yüzlü personeliyle hizmetini sürdürmektedir. Yurt içinde SGK, yurt dışında bütün sigorta kuruluşlarıyla anlaşmalarımız bulunmaktadır.

Gaziantep ili içerisinde 4 farklı hemodiyaliz merkezini bünyesinde toplayan grubumuz, bu merkezlerdeki toplam 130 adet yatak kapasitesini, tecrübesiyle birleştirerek tedavi gerçekleştirmektedir. Bu sayede hastaların bulundukları bölgeye en yakın, en iyi hizmet alabilecekleri merkezde tedavi görmeleri sağlanmaktadır.

Diyaliz merkezlerimiz:

  • Akyol Diyaliz Merkezi

  • Gaziantep Diyaliz Merkezi

  • Güneydoğu Diyaliz Merkezi

DOKTORLARIMIZ

Uz. Dr. İbrahim Konukoğlu

1950 yılında Gaziantep’de doğdu.

İlk ve ortaöğrenimini Gaziantepde yaptı.

1969 yılında Gaziantep lisesini 2 yılda bitirerek İstabul üniversitesi Cerrahpaşa tıp fakültesine girdi.1975 yılında aynı fakülteden mezun oldu.

Askerlik görevini yaptıkdan sonra 1977 yılında aynı fakültede iç hastalıkları ihtisasına başladıo.1981 yılında ihtisasını bitirerek Gaziantep SSK hastanesinde iç hastalıkları uzmanı olarak göreve başladı 5 yıl çalışdı.Daha sonra ayrılarak serbest çalışdı.

Türk Diyabet cemiyeti Gaziantep şubesini kurdu ve başkanlığını yaptı.

1987 yılında Gaziantep Tabib Odası genel sekreteri.1991 yılı Gaziantep Tabib Odası başkanlığı görevini tabib Odası başkanlığı görevini yaptı.

Sani Konukoğlu Hastanesi kurdu,1995-1999 yılları arası genel müdürlük görevini yaptı.

Evli ve 3 çocuk babası olup halen Gaziantep de ikamet etmektedir.Sahibi ve işletmecisi olduğu Akyol diyaliz merkezi,Gaziantep diyaliz merkezi,Güneydoğu diyaliz merkezi ve Nizip diyaliz merkezlerinin Diyaliz Sertifikalı Uzmanı Olarak görev yapmaktadır.

Dr. Fevzi EKİNCİ 

1968 Adıyaman doğumlu ilkokul, ortaokul, lise eğitimini Adıyaman'da tamamladı. 1987 yılında İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesine başladı. 1993 yılında İstanbul Cerrahpaşa Tıp Fakültesinden mezun oldu. Görev yaptığı yerler; Adıyaman'da Verem Savaş Dispanseri Sağlık Merkezi, Adıyaman Sağlık ve Araştırma Hastanesi Hemodiyaliz Ünitesi, Gaziantep Özel Akyol Diyaliz Merkezi. 2018 yılından itibaren Özel Güneydoğu Diyaliz Merkezinde çalışmaktadır. 


 

VİZYON VE MİSYON

VİZYON: Uluslararası standartlara uygun olarak üst düzey tedavi kalitesi ile son dönem böbrek hastalığı bulunan hastaların yaşam süresi ve yaşam kalitesini yüksek tutmak ve Türkiye'de diyaliz sektöründe önde gelen kuruluşlar arasında yer almaktır.

 

MİSYON: Etik ilkelerden ödün vermeden çağdaş tıp biliminin gerektirdiği bilgi ve becerilerle donatılmış uzman kadromuzla ile tüm kaynakları etkin kullanarak, hasta, hasta yakını ve çalışan memnuniyeti odaklı,bilimsel temele dayalı,güvenilir,güler yüzlü,yüksek kalite standartlarında sağlık hizmeti sunmaktır.

ANLAŞMALI KURUMLAR

Merkezimiz Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) ile anlaşmalıdır.

Vizyon, Misyon ve Değerlerimiz
Organizasyon Şeması
Hakkımızda
Merkezlerimiz

11

Yıllık Tecrübe

124

Mutlu Hasta

44

Böbrek Nakli

23

Güler Yüzlü Çalışan

TEDAVİ

Diyaliz nedir?

 

Böbrekler insanlarda genellikle iki adet olup arkada bel omurlarının yanında her iki taraftadır.Boyu yaklaşık 12  cm,eni 6cm, kalınlığı3cm,ağırlığı 150gr civarındadır.Böbreğin temel görevi idrar oluşturmaktadır. Böbrek kalp  tarafından pompalanan kanı alarak glomerüllerden geçirir ve idrar oluşturur. Böbrek idrar yapımı, sayesinde;  alınan gıdaların sindirilmesi sırasında açığa çıkan zehirli maddelerin ve fazla suyun uzaklaştırmasını  sağlar.Böbrekler ayrıca renin hormonu sayesinde kan basıncının kontrolünde, eritropoetin hormonu sayesinde  kan hücrelerinin üretiminde ve kalsiyum fosfor dengesini düzenleyerek kemik metabolizmasında etkilidir. Böbrek  fonksiyonlarının % 80 - 90'nı kaybetmiş olan hastalarda diyaliz tedavisine başlanmalıdır

   Diyaliz Tedavisi İki Şekilde Uygulanır.

Hemodiyaliz: Hasta kanının damardan alınarak özel makineler kullanılarak temizlenip tekrar hastaya verilmesi sistemidir. Hastanın ihtiyacına göre bir veya üç defa uygulanır.

Periton Diyalizi: Hastanın karın boşluğuna verilen sıvıya atık maddelerin geçmesi ve daha sonra bu sıvının boşaltılması esasına dayanır. Bu işlem için makineye ihtiyaç yoktur.

Diyaliz Tedavisi Gereken Hastalar

- Böbrek fonksiyonlarının % 80 - 90'nı kaybetmiş hastalarda

- Böbrek yetmezliğine bağlı tedavisi önlenemeyen kusma,

- Tedaviye cevapsız sıvı fazlalığı

- Böbrek yetmezliğine bağlı kanama eğilimi,

- Böbrek yetmezliğine bağlı bilinç bulanağı

- Böbrek yetmezliğine bağlı perikardit

Hemodiyaliz uygulamadan önce bir hazırlık aşaması vardır. Hasta kanını alıp makineye vermek için büyük bir damar yolu gereklidir. Bu amaçla hastanın atardamarı ve toplardamarı cerrahi olarak birleştirilir. Buna Arterio-Venöz Fistül denir. Ancak acil şartlarda diyaliz uygulanacaksa damar içi kateterizasyon uygulanır

Böbrek Yetmezliğinde Belirtiler

Böbrek yetmezliğinde yakınmalar genellikle böbrek fonksiyonun % 80 - 90 nı kaybettiğinde ortaya çıkar.

İdrar Miktarı, Sıklığı Miktarı ve Görünümü:

Sağlıklı insanlarda günlük 0,5 lt. idrar yeterlidir. Ancak su tüketimine bağlı olarak 1,5lt ile 2,5 lt arasında değişebilir. Su tüketimi artıkça idrar miktarı ve idrar çıkma sayısı artar. Gece uyurken nadiren idrara çıkılır. Yine sıvı alınımına bağlı olarak değişebilir. Ancak daha önce olmadığı halde aniden fazla idrara çıkma, gece idrara çıkma başladıysa böbreğin idrarı yoğunlaşmasından bir sorun olabilir. İdrarın renginde vücuduna alınan sıvı miktarına bağlı olarak açıklaşır veya koyulaşır.

İdrarda kan görülmesi böbrek hastalığına işaret eder.Sık idrara çıkma ve ağrı beraberse idrar yolunda iltihap düşünülür.

Ödemin varlığı böbrek hastalığını işareti olabilir. Ödemin önce göz etrafında başlar.

Yüzde , karın bölgesi bacaklar ve uyluk bölgesinde gözlenebilir.

- Ağrı

Böğür ağrısı karın yada kasık ağrısı olması idrar yolu iltihabına veya böbrek taşına işaret edebilir.

- Diğer

Halsizlik, bulantı, kusma, kilo kaybı, nefes darlığı, kaşıntı

 

Hipertansiyon Nedir?

Hipertansiyon basit olarak yüksek kan basıncı demektir. Kan basıncı ya da daha doğru söylemek gerekirse kanı kalpten dokulara taşıyan damarların kan basıncı, hastaya ait özellikler (yaş, cinsiyet, ırk gibi) ve fiziksel durumdan (istirahat, efor gibi) etkilenen bir parametredir. Bu nedenle de normal kan basıncı değerlerini belirlemek gerçekte oldukça güçtür.

Bugün kabul edilen kan basıncı değeri istirahat halindeki normal bir yetişkinde 120/80 mmHg’dır (milimetre civa). Herhangi bir kişide kan basıncı uyku sırasında düşük, sinirli ya da heyecanlıyken yüksektir. Normal şartlarda, sürekli olarak kan basıncı 120/80 mmHg (milimetre civa) üzerinde olan kişiler hipertansiyon hastalığı adayı kabul edilmektedir. Kan basıncı devamlı olarak 140/90 mmHg üzerinde seyrediyorsa hipertansiyondan bahsedilir.

Kan basıncı aynı birey içinde ve bireyler arasında farklılık gösterir. Bu nedenle bireyin kan basıncı (kan basıncının sfingomanometre ile ayrı ayrı zamanlarda en az 3 kez ölçülmesi) ortalaması alınarak belirlenmelidir.

Hipertansiyon kalp hastalıkları için ana bir risk faktörüdür. Eğer tedavi edilmezse beyin dolaşımı, kalp, damar, göz ve böbrek hastalıkları için ciddi hastalık ve ölüm oranlarında artışa sebep olur. Bir kez teşhis yapılıp tedavi başlanırsa artan kan basıncı düşürülebilir, kalp ve kalp dolaşım sistemindeki hastalık riski azaltılabilir.

Böbrek Yetmezliğinde Tanı

- İdrar testi: Kan, protein, şeker tespit edilebilir.

- İdrar kültürü : İdrar yolu iltihabının tespitinde önemlidir.

24 saatlik idrarda protein kaybı tespit edilebilir.

Kan testleri : Üre, kreatifin, sodyum, potasyum, kalsiyum fosfor düzeyleri tanı açısından önemlidir.

USG(Ultrasaund): Böbrekler, idrar yolları, idrar torbası görüntülenebilir.

IVP(intra-venöz pyelografi) : Damardan boyalı ilaç verilerek böbrek, idrar yollarının görüntülemesi sağlanır.

Böbrek Biyopsisi : Böbrekten parça alınarak incelemesi esasına dayalı.

Böbrek Yetmezliğine Tedavi

- Böbrek yetmezliğinde kansızlık tedavisi: Böbrek yetmezliğinde kansızlığın en önemli nedeni, böbreklerden salgılanan ve kan yapımını sağlayan eritropoetin denilen hormonun yetersizliğidir. Bu hormon hastalara cilt altına iğne ile uygulanır.

- Böbrek yetmezliğinde demir tedavisi :böbrek hastalarında kan kaybı ve kırmızı kan hücrelerin artması ile besinlerle gerekli demirin alınmaması sonucunda demir eksikliği gelişir. Bu hastalarda ağızdan veya damar yoluyla uygulanır.

Börek yetmezliğinde kemik hastalığı tedavisi: Kan fosfor düzeyin yükselmesinin önlenmek için kalsiyum tuzları kullanılır. (Kalsiyum Karbonat ve Kalsiyum Asetat) Kan kalsiyum düzeyin yükseltilmesi D vitamini takviyesi

Böbrek Yetmezliğinde Hipertansiyon Tedavisi

- Tuz kısıtlaması

- Diyalize giren hastalarda su fazlalığının ortadan kaldırılması kuru ağırlık dengesi,

- Diüretikler

- AT-2 enzim inhibitörleri

- Kalsiyum kanal blokerleri

- Beta blokerleri

- Alfa blokerleri

Böbrek Yetmezliğinde Beslenme:

Böbrek yetmezliğinde böbrekten fosfor potasyum ve üre atılamadığı için kan seviyeleri yükselir. Bu yüzden fosfor, potasyum ve protein bakımından zengin besinlerden kaçınılmalıdır.

Süt, yoğurt, dondurma,peynir, yumurta sarısı, kuruyemiş, kuru baklagiller, kolalı içecekler, sakatat, et, balık fosfor ve proteinden zengindir. Meyveler (muz, kayısı, kavun, incir),sebzeler (pancar, lahana, domates, ıspanak vs.) potasyumdan zengin gıdalardır.

Böbrek Yetmezliğinden Korunma Yolları:

-Şeker hastalığında kan şeker düzeyinin kontrolü

-Hipertansiyonda kan basıncı kontrolü

-Enfeksiyonlar(çocuklarda boğaz enfeksiyonu, akut romatizma ateş hastalığı)

-Böbrek fonksiyonunu bozabilen ilaç kullanımı

-Böbrek yetmezliği geliştikten sonra enfeksiyonların kontrolü

HASTA HAKLARI

Sağlık bakanlığı tarafından hazırlanarak 01.08.1998 tarih ve 23420 sayılı Resmi Gazetede yayınlanan "HASTA HAKLARI" yönetmeliğini kısaca özetlersek;
Sağlık Hizmetinden Faydalanma Hakkı

  • Adalet ve Hakkaniyete uygun olarak Faydalanma

  • Bilgi isteme

  • Sağlık kuruluşu seçme ve değiştirme

  • Personeli tanıma, seçme ve değiştirme

  • Öncelik sırasının belirlenmesini isteme

  • Tıbbi gereklere uygun teşhis, tedavi ve bakım

  • Tıbbi gereklilikler dışında müdahale yasağı

  • Ötenazi yasağı

  • Tıbbi özen gösterilmesi

Sağlık Durumu İle İlgili Bilgi Alma Hakkı

  • Genel olarak bilgi isteme

  • Kayıtları inceleme

  • Kayıtların düzeltilmesini isteme

  • Bilgi vermenin usulü

  • Bilgi verilmesi caiz olmayan ve tedbir alınması gereken haller

  • Bilgi verilmesini yasaklama

Hasta haklarının korunması

  • Mahremiyetine saygı gösterilmesi

  • Rızası olmadan tıbbi ameliyeye tabi tutulmama

  • Bilgilerin gizli tutulması

Tıbbi Müdahalede Hastanın Rızası

  • Hastanın rızası ve izin

  • Tedaviyi reddetme ve durdurma

  • Küçüğün veya mahcuzun tıbbi müdahaleye iştiraki

  • Alışılmış olmayan tedavi usullerinin uygulanması

  • Rızanın şekli ve geçerliliği

  • Organ ve doku alınmasında rıza

  • Aile planlaması hizmetleri ve gebeliğin sona erdirilmesi

  • Rızanın kapsamı


Tıbbi Araştırmalar

  • Tıbbi araştırmalarda rıza

  • Gönüllünün korunması ve bilgilendirilmesi

  • Rıza alınmasının usulü ve şekli

  • Küçüklerin ve mümeyyiz olmayanların durumu

  • İlaç ve terkiplerin araştırma amacıyla kullanımı

 
  Diğer Haklar

  • Güvenliğin Sağlanması

  • Dini vecibeleri yerine getirebilme ve dini hizmetlerden faydalanma

  • İnsani değerlere saygı gösterilmesi ve ziyaret

  • Refakatçi bulundurma

  • Hizmetin sağlık kurum ve kuruluşu dışında verilmesi

 

Sorumluluk ve Hukuki Korunma Yolları

  • Müracaat, şikayet ve dava hakkı

  • Sağlık kurum ve kuruluşlarının sorumluluğu

  • Devlet memuru ve diğer kamu görevlisi personelin sorumluluğu 

  • Kamu personelinin sorumluluğu tespit usulü

  • Kamu personeli hakkın müeyyideler

  • Kamu görevlisi olmayan personelin sorumluluğu

Tedavi
Hasta Hakları
Organ Bağışı

ORGAN BAĞIŞI

organ bağışı 2.png
3-9-kasim-organ-bagisi-haftasi1cadd8f334

Organ bağışı, bir insanın organlarının bir kısmının veya tamamının, henüz sağlıklı iken, beyin ölümünün ardından başka insanlarda yararlanılmak üzere bağışlanmasıdır.

Bir bakış açısıyla; organ bağışının, kan naklinden farkı yoktur. Hayat kurtarma anlamında, sağlıklı olan her organ bağışlanabilir. On sekiz yaşını doldurmuş ve doğru ile yanlışı ayırabilme yeteneğine sahip herkes, başta kalp olmak üzere, akciğer, böbrek, karaciğer ve pankreas gibi organlar; kalp kapağı, göz kornea tabakası, kas ve kemik iliği gibi dokuları bağışlayabilmekte, ve bunlar günümüz tıp teknolojisinde nakledilebilmektedir. Bir kişi organlarını bağışlayarak birçok insana yaşama şansı verebilir. Türkiye'de birçok devlet ve üniversite hastanesinde organ bağışı işlemleri yapılmaktadır. Ayrıca yaşarken yapılabilen (böbrek gibi) organ bağışı türleri de vardır. Bağışlanan organların nakledilmesi, Sağlık Bakanlığı'nın denetim ve gözetiminde, bilgisi dahilinde gerçekleştirilir. Çeşitli kurum ve kuruluşlar, zaman zaman organ bağışı kampanyaları düzenlemektedir. 2000 yılında, organ bağışı konusunda bir "Ulusal Koordinasyon Sistemi" oluşturularak, bakanlığın olanaklarıyla organ bekleyenler sistematik sıralamaya dahil edilmişlerdir. Organ bağışı;

  • Sağlık Müdürlüklerinde,

  • Hastanelerde,

  • Emniyet Müdürlüklerinde (ehliyet alımı sırasında),

  • Organ nakli yapan merkezlerde,

  • Organ nakli ile ilgilenen vakıf, dernek vb. kuruluşlarda yapılabilir.

12AD8991-3768-4F7D-AC81-49BCCBF27C90_edi
Organ Bagis

GALERİ

İLETİŞİM

Bize Ulaşın
İletişim/Randevu Formu

Teşekkürler, mesajınız alınmıştır. En kısa sürede size döneceğiz..

İletişim
Galeri
bottom of page